AĞRISIZ DOĞUMA HAZIRLIK
Doğum sırasındaki sancılar konusunda, özellikle kadınlar çok abartmalı bir biçimde konuşmaktadırlar. Sözkonusu sancıların gerçekten «korkunç» olup olmadıkları bir yana, her kadına bedeni ve doğumun mekanizması daha iyi tanıtılarak, doğum sırasında duyulması kaçınılmaz olan ağrılı belirtilere daha kolay katlanmasını sağlayacak gönül ferahlığını böylelikle kazandırılabilir.
Günümüzde kullanılmakta olan «ağrısız doğum» deyimi yerinde değildir; buna «ruhsal hazırlıklı doğum» demek daha doğru olur. Gerçekten, ağrısız doğum ancak, ilaç kullanılan yöntemlerle gerçekleştirilebilir.
AĞRISIZ DOĞUM KAVRAMI
Kadınların doğum karşısındaki ruhsal tepkilerinin incelenmesi sayesinde, bazı temel kavramlar su yüzüne çıkarılmıştır; bunlardan birincisi, kasılma dönemindeki ağrıların gerçek olduğudur (bunlar, kas kasılmalarının verdiği ağrılardır); ikincisi de, ruhsal durumun, sözkonusu ağrılara kolay ya da güç katlanmada önemli rol oynadığıdır.
Ruhsal etmenler
Kadının doğumdan önce korkuya kapılması (hele bu ilk gebeliğiyse) normaldir.
Ancak, bu duygunun bazı dış nedenler (özellikle de bu deneyden daha önce geçmiş olup, izlenimlerini doğru ya da yanlış aktaran başka kadınların anlattıkları şeyler) yüzünden, abartmalı boyutlara ulaşması tehlikesi vardır. Böyle durumlarda, doğuma hazırlanan kadın, neye inanıp neye inanmayacağını bilmelidir.
Başka bazı durumlarda da kadın, daha önce hazırlıksız yaptığı bir doğumun bıraktığı anılardan etkilenerek, hiç değilse bu kez doğuma hazırlanmak yerine, kendi içine kapanarak «güç» anları beklemeye koyulur. Bu deneyin daha önce de başından geçtiğini, acısını duyduğunu ve durumu hiç bir şeyin değiştiremeyeceğini düşünür.
Yaşam koşulları (ev, iş, maddi olanaksızlıkların yarattığı kaygılar) uygun değilse, doğum korkusuna neden olan dengesizlik daha da belirginleşir. İstenmeyen bir gebelik de, özel bir doğum korkusu kaynağıdır.
Ağrıları denetim altına alma olanağı
Doğumu yaptıracak olan hekim, gebelik boyunca yaptığı muayenelerde bu ruhsal olguları tartmalı, bunlarla savaşmalı ve doğumun ağrılı belirtilerini korkunç bir efsane olmaktan çıkarmalıdır. Bunun için, kadının, duymakta olduğu korkuların bilincine varmasına yardımcı olmak gerekir. Başlangıçta kadın, neden korktuğunu bile tam olarak bilemeyebilir. Buna paralel olarak, ağrılar yerleştiğinde başvuracağı refleks hareketler kadına kazandırılmalı, bedenini kasmamayı, serbest bırakmayı, daha iyi soluk almayı ve çocuğu çıkarma çabalarını öğretecek özel bir beden eğitimi yaptırılmalıdır.
Soluk alma
Solunum işlevi, doğumda ikili bir rol oynar: Dölütün olanak ölçüsünde iyi oksijen almasını sağlamak (çünkü dölyatağı kasılmaları sırasında, hem eten düzeyindeki kan debisi düşecek, hem de kas kasılmaları sonucu, annenin kan damarları sıkışacaktır); kasılmalar, sırasında gerçek bir soluk alma refleksi yaratmak, (duruma göre bu, ya soluk soluğa kalınmış gibi kesik kesik ya da dinlenme dönemlerinde daha geniş ve daha rahat olacaktır). Kadının, kasılmaların başladığını sezdiği lında, soluk alışlarını duruma uyarlaması ve kasılmaların sonuna kadar bunu sürdürmesi, aynı zamanda da, yüzeysel soluk almadan kaçınması (kana yeterince oksijen sağlamaz) gerekir.
Doğum yapacak kadına, sancılar dalgalar halinde gelirken kendisine nirengi noktası görevi yapacak özel soluk alma temposuna, ağrılar kendilerini belli eder etmez girmesi gerektiğini anlatmak gerekir.
Çocuğu dışarı çıkarma çabaları çerçevesinde de kadın, elinden geldiğince derin soluk alıp içinde tutarak, kasların çalışmasına yardımcı olmalıdır.
Gevşeme
Doğum sırasında aşırı kas çabası harcamaktan kaçınmak iyi olur. Hazırlıklı olmayan kadınların doğum sırasındaki bilinçsiz çırpınmaları, ağrıları artırmaktan başka işe yaramaz. Gevşeme alıştırmaları, ağrılara daha iyi katlanmayı sağlar. Soluk alma alıştırmaları, kasları iyice gevşetebilmeye yardımcı olur.
Beden eğitimi
Uygulanacak beden eğitiminde çok yorucu hareketlerden kaçınılmalı (gebeliğin sonuna, gelindiği unutulmamalıdır), daha çok, doğumda çalışması gereken kasların güçlendirilmesine yönelinmelidir. Amaç, karm kaslarını, itme hareketine hazırlamaktır.
ÖTEKİ AĞRISIZ DOĞUM YÖNTEMLERİ
İlaç kullanılan yöntemler dışında, doğumu elden geldiğince ağrısız biçime sokmak için başka yöntemler de önerilmiştir.
Hipnoz da ruhsal olanaklardan yararlanan bir yöntemdir. Zaten, tanımladığımız biçimiyle doğumda, zihni zararlı etkilerden kurtararak, kasılmaların ritmine uygun bir nirengi noktası oluşturacak bir soluk alma temposu sağlamak amaçlanmaktadır; yani önemli olan, dikkati ve bilinçaltını ağrıya karşı önlem işlevi yapacak bir şey ya da kişi üstünde toplamaktır. Pek kullanılmayan bu yöntem, anne ile doğumu yapacak hekim arasında ön görüşmeler gerektirir.
0 yorum:
Yorum Gönder