Günden güne daha sık raslanan virüs kökenli zatürreler, genç erişkinlerde ve çocuklarda görülür. Genellikle evrimleri iyidir.Ateş 39 °C dolaylarında yerleşir. Nabız, ateşin yükselmesiyle orantılı değildir; hafifçe hızlanmıştır. Hasta çok yorgundur.Solunum sistemiyle ilgili belirtiler fazla belirgin değildir. Köpüklü ya da irin kapsayan balgamlar getiren sık, yorucu bir öksürük görülür. Solunum güçlüğü fazla belirgin değildir.Akciğer düzeyinde pek belirgin değillerdir. Akciğerin dinlemeyle muayenesinde bronş raileri duyulur. Ayrıca hava kabarcıklarının patlamasına benzer sesler (yaş railer) olarak duyulabilir. Hastanın sırtı her gün dinlenirse, akciğer belirtilerinin günden güne yer değiştirdiği görülür. Bu fiziksel ve işlevsel genel belirtiler karşısında, tamamlayıcı muayenelere başvurmak gerekir.
Röntgen filmi mutlaka çekilmelidir. Filmde, klinik muayenede farkedilmeyen önemli anormallikler saptanabilir. Akciğer göbeği düzeyinde ve taban bölgelerinde saydamsız alanlar görülür. Buralar hastalığın en sık yerleşme bölgeleridir ve bu görüntü hemen virüs kökenli zatürreyi akla getirir. Sağ-Sol akciğerin üst lobunda virüs kökenli akciğer hastalığı damsız alanlar, akciğer göbeği bölgesinden akciğer tabanına doğru giden, düzensiz biçimli, net olmayan çizgiler oluşturur. Genellikle, hastalığa tek akciğer tutulur; ama bazen iki akciğer birden hastalanır. Bu tipik görüntülerin yanısıra, akciğer göbeğindeki ve akciğer tabanları ndaki saydamsızlıklara ek olarak, akciğer dokusunda yuvarlak, net olmayan ve düzensiz biçimli tek bir saydamsız alan bulunabilir. Akciğerin bir segmenti düzeyinde çok sayıda saydamsız alana raslanabilir.Teşhisi doğrulayacaktır.
Balgam muayenesi sonuç vermez, “hiçbir mikrop bulunmaz. Kan sayımı ve formülünde akyuvarlarda artış görülmez. Yani, mikrop kökenli enfeksiyon belirtileri yoktur. Sedimantasyon (kanın çökmesi) hızı hafifçe artar.Evrim genellikle iyicildir. Klinik belirtiler 10-20 günde kaybolur. Yalnızca öksürük inatçıdır, haftalarca sürebilir. Röntgen belirtileri 3-6 haftada silinir.Antibiyotik tedavisinin bulunmasından beri, ihtilatlara çok ender raslanır. İhtilat olması, ya bakteri kökenli bir hastalığı ya da virüsün özel bir yerleşme biçimini düşündürür.İkinci bir enfeksiyon eklenmesi akciğer apselerine, irinli akciğer zarı iltihaplarına yolaçar. Yaşlılarda, antibiyotiklere karşın, daha sık görülürler. Virüs, akciğer dokusundan başka yerlere de yerleşebilir.
Bronşlara yerleştiğinde akciğer havalanmasında bozukluğa, akciğer zarına yerleştiğinde de pek önemli olmayan bir zatülcenpe yolaçar. Solunum sistemi dışında, virüs kalbe de yerleşebilir. Kalbin çevresini saran kalp dışzarına yerleşirse kalp dışzarı iltihabına (perikardit), kalp kası liflerine yerleşirse kalp kası iltihabına (miyokardit) yolaçar. Virüs kana da bulaşabilir; o zaman alyuvarları yok eder ve kansızlığa, dalak büyümesine (splenomegali) yolaçar.
0 yorum:
Yorum Gönder