SPONSORLU BAĞLANTILAR

30 Ağustos 2010 Pazartesi

Yenidoğan Hastalıkları


Bebek iki haftalık oluncaya kadar geçen zamana “yenidoğan” dönemi adı verilir. Bazı hastalıklara yenidoğan döneminde rastlanılır. Bu hastalıkların bilinmesi ve tedavisi “yenidoğan hekimliği” dalının doğmasına neden olmuştur.

Yenidoğan hastalıkları üç grupta toplanır:

1. Doğmalık kusurlu gelişim,

2. Doğum sırasında olan yaralanmalar.

3. Yenidoğanda görülen hastalıklar.

Doğmalık kusurlu gelişim

Mavi Dudak: Yapısal olarak doğuştan kalbi bozuk olan bebeklerde, kirli kan dolaşımı sonucu deri, tırnak uçları ve dudaklarda morarmalar olur. İçerisinde yeterli oksijen olmayan kanda, doğal renk yoktur. Kalbin pompalama yükünü üzerinde taşıyan, kanı akciğerlere ve vücuda ileten büyük damarlar arasında anne karnında iken bulunan açıklığın doğumdan sonra kapanmaması mavi bebek hastalığı yapar. Bu iki damar arasındaki açıklıktan yeterince temizlenmemiş bulunan

Yenidoğan Hastalıkları

kan geri dolaşıma kaçar. Zamanında belirlenemediği takdirde,kalpte ve akciğerde kalıcı ve düzeltilmesi güç bozukluklar meydana gelir. İki damar arasındaki açıklık ameliyatla kapatılarak normal duruma getirilir.

Yarık Damak: Yarık damak üstçene uzantılarının ağız tavanını yapmak üzere birleşrnemesinden meydana gelir. Açıklık yumuşak ya da sert damakta olabilir. Yarık damak konuşmayı engelleyeceği için bebek iki yaşına gelmeden önce ameliyatla düzeltilmesi böylelikle gerekir.

Kalça Çıkığı: Bu kireçlenme önceleri düzken sonraları kafatası gelişimine uyarak yuvarlaklaşır.

Çarpık Boyun: Doğum sırasında zedelenme sonucu meydana gelir. Köprücük kemiğinin iç ucuna ve göğüs kemiğinin üstüne yapışan, göğüs kemiği, kası zedelenir. Bebek başını hep aynı tarafta tutar. Boynun bir tarafında sert bir çıkıntı şeklinde kendini belli eder. Teşhisin erken konulup tedavisinin yapılması gerekir. Çünkü zamanla kas kötüler ve bağ dokusu oluşur. Bağ dokusunun çıkarılması için ameliyat gerekir.

Bebeklerde görülen diğer gelişim bozuklukları ebe ya da hekim tarafından hemen farkedilir. İç organ bozuklukları ise daha sonraları görülen hastalık belirtileriyle ortaya çıkar.

Doğum sırasında y aralanmalar

Kafatası Hematomu: Doğum sırasında zorlanmalar sonucu meydana gelir. Kafatasının dış kemik zarı altında olan kanamalar, yan kafa kemiğinin üst tarafında ve tek yanlı olarak oluşur. Bunlar tehlikeli olabilir. Çünkü sert yapılı kafatas; kemiği, beynin hareket etmesine engel olur ve hematom beyin üzerine baskı yaparak zedelenmesine yol açar.

Bu şişliklerin büyüklükleri farklı olabilir. Pek çoğu doğumdan sonraki altıncı hafta içinde kaybolur. Şişlik uzun süreli olanların Vernik zarında kireçlenme görülür.

Göbek Kordonu İltihapları: Göbek kordunu iyi bakıldığı ve temiz korunduğunda bir kaç gün içerisinde bebeğin vücudundan ayrılır. Çeşitli nedenlerle kalan kordon, çok kolay mikrop kapar ve iltihaplanır. İltihap sarı renkli zeytinyağı kıvamında ve kokuludur. İltihap nedeniyle göbek çevresi kızarır. Vücuda kolayca yayıldığı için ateş yapar. Zamanında tedavi edilmez ise mikroplar kan dolaşımı içerisine girer ve kan zehirlenmesine yol açar. Kordona gereksiz ve hekimin önermediği maddelerin sürülmesi çok tehlikelidir. Mutlaka hekimin kontrolü edilmelidir.

Melena: Sindirim sisteminin bazı bölümlerinde kanama sonucu kanın dışkıya karışması nedeni ile siyah renkte dışkılamadır. Yenidoğanda görülen kanamalar, çoğunlukla kan pıhtılaşmasının yetersizliği nedeniyle oluşur. Ana rahminde annelerinden yeteri kadar kan yolu ile pıhtılaşma faktörülerini alamamış olmaları, karaciğerlerinin olgunlaşmaması ile yeterli oranda yapımın gerçekleşmemesidir. Bu tür kanaması önlemek için venidoğana hekim ya da ebe K vitamini enjeksiyonu yapar.

Mide Kapısı Daralması: Midenin dolması sonucu oluşan kasılmalarla besinler mide kapısından ufak parçacıklar halinde on-ikiparmak barsağına ulaşır. Mide kapısı, kaslarının kalınlaşması yada kasılması sonucu daralır. Besinler, ince barsağa ya hiç ya da çok az geçer. Yenidoğanda sık görülen bir hastalıktır. Bebekte çok şiddetli, fışkırır biçimde kusma görülür. Bebeğin iştahının iyi olmasına karşın açlık çeker ve devamlı zayıflar. Dışkılama yok denecek kadar az olur. Bu durumda hekime gidilmelidir. Mide kapısı daralması ameliyatla düzeltilir.

Göbek Urları: Göbek kordonunun düştüğü yerde bıraktığı yaranın üzerinde doku oluşumu sonucu göbek urları meydana gelir. Kırmızı, tanecikler şeklinde görülen urlar kolayca iltihaplanabilir. Bu taneciklerin giderilmesi için bir kaç günlük aralarla gümüş nitrat uygulanır. Ancak uygulamanın hekim tarafından yapılması gerekir.

Pamukçuk: Pamukçuk ağzın her yanında, ortası beyaz kenarlan kırmızı bir takım küçük yaralar en çok yenidoğanda görülen ağız hastalığıdır. Mantarlar sınıfından bir mikrop yapar. Daha çok zayıf, bakımsız kalmış yeterince beslenemeyen bebeklerde görülür. Ağır hastalık geçirmiş çocuk ve büyüklerde de olur. Ağzın içinde, dilin üstünde, boğazda, kirli beyazımtrak leke-cikler oluşur. Bunlar temiz bir bez parçasıyle silinirse alttan kırmızı bir alan ortaya çıkar. Böyle bebekler meme emmekte güçlük çekerler. Hastalar besinlerini kolayca çiğneyip yutamazlar, bebeklerde görülen pamukçuk temiz, yumuşak, bir bezle silinir. Karbonatlı su ile ağız temizlenir.

Mongolizm: Ruhsal gelişim yetersizliği ve çeşitli yapı bozuklukları ile belirlenen kalıtsal bir anormallik. Daha çok frengi, alkolizim, yaşla ana baba hastalığa yol açan nedenler olarak gösterilir. Mongolozimde 46 koromozom yerine hücrelerde 47 kromozom vardır. Diğer bir anlatımla 21 kromozom çiftinde bir fazla koromozom bulunur. Mongo-lizimde yüzün görünümü tipiktir. Gözler çekik, dil iri ve burun havaya kalkıktır. Baş ufak ve yuvarlaktır. Vücut zayıf, parmaklar kısa ve küt, avuç içleri yatay çizgilerle doludur. Belirtili şekilde kalp yetmezliği görülür. Monogoloid bebekte zekâ geriliği vardır. Vücudun direnci az olduğu için kolayca hastalık kapar.

İsilik: Yenidoğanda fazla terlemekten, vücutta görülen ufak ufak pembe kabartılardır. Bebek terlediğinde hemen çamaşırı değiştirilir. Sık sık yıkanır. İsilik çok fazla ise vücudu karbonatlı su ile silinebilir.

Konaklar: Bebeklerin deri salgısı döküntüleri başta konak adı verilen kabuklar oluşturur. Basta kasıntı yapan konaklar banyo sırasında başın iyi yıkanarak kaldırılması gerekir. Hekimin önerdiği özel merhemlerle de tedavi edilir.

Kepek: Bebeklerde sık görülen döküntelerdendir. Başta pul pul dökülen ufacık beyaz kabuklardır. Daha çok bazı hastalıklar sonunda derinin başka duruma geçmesi ya da eski halini alması durumunda oluşur. Bebekte kepeklenme fazla görüldüğü zaman bir hekime götürülmesinde yarar vardır.

Aft: Dudaklarda uçuklamalara neden olan Herpes Simpleks virüsünün bebeklerin ağızların yaptığı hastalıktır. Ağız içi mukozasında başlangıçta içi su dolu, toplu iğne başı kadar kesecikler ortaya çıkar. Daha sonra bunlar patlar, yerlerinde kirli beyaz renkli yaralar oluşur, yenidoğan böyle bir enfeksiyonu anadan alabilir. Çünkü enfeksiyon anne vajinasında vardır. Bebek te aftlı doğar. Kirli meme ucu, ya da şişelerin alınma durumunda da olur. Böyle bebeklere koyu ve vitaminli besinler verilir. Beslenme ile ilgili gereçleri su da sık sık kaynatılır. Tedavisi için hekime götürülür.

Doğum Lekesi: Yenidoğanda sık görülen bir tümördür.Bir çok ufak kan damarı ve içi kan dolu boşluktan oluşur. Kırmızı ya da mor renklidir. Deri düzeyinden fazla yüksek olmayan tümör bazen bir çilek görünümündedir. Çocuk büyüdükçe kaybolan bir özellik taşır. Bir kaç yıl içerisinde kaybolmazsa bir hekime göstermekte yarar vardır.

Doğuştan Kalp Bozukluğu: Yenidoğanda görülen en yaygın kalp bozukluğu kalpteki deliklerdir. Oksijenlenmiş ve oksi-jenlenmemiş kanı içeren kalbin sağ ve sol bölümleri septum kası ile ayrılmıştır. Bazen bu kas şekil bozukluğu gösterir ve kalbin bir bölmesindeki kanın öbür tarafa geçmesine imkân verir.

Kalp damar sistemi anormalliklerinde önemli bulgu, kaburga kemikleri arasındaki oranın azlığı ve soluğun kısalmasıdır. Bebek nefes almak için diyaframını normalden daha fazla kullanır. Beslenme ve hareket sırasında nefes oldukça kısalır. Bazı çocuklarda büyüme gecikir. Kanda anormal derecede az oksijen olduğu için kemik ve kaslar iyi gelişemez.

Deri İltihabı (Dermatit) : Yenidoğanda sık görülen deri hastalığıdır. Dışarıdan ya da kan yolu ile gelen mikroplar deride sivilceler, çıbanlar oluşturur. Bebek derisi üzerinde deterjanlar, yağlar, sabunlar ve antiseptikler etkili olurlar. Bazı tür kumaşlar, allerjik olaylar, kozmetikler, giysilerindeki kopça ya da iğneler de deri iltihabına neden olurlar. Böyle bir durumda deriyi etkileyen madde hemen uzaklaştırılmalıdır. Hastalığın tedavisi nedene yöneliktir. Bebek derisinin temizliği, hastalıkta çok önemlidir.

Kurdeşen (urtiker): Kabartılarla belirgin kaşıntılı döküntülerdir. Vücut bazı besinlere karşı aşırı duyarlıdır. Bebekte bu duyarlılık çok fazladır. Deride birden beliren kabarcıklar ortaya çıkar. En iyi tedavi şekli, bebekte meydana getiren nedeni ortadan kaldırmaktır. Alerjik olmayan kurdeşeni hekime göstermekte yarar vardır.

Kusmalar: Kusma, karın kaslarının kuvvetli kasılmaları sonucu midede bulunanların ağız yolu ile boşaltılmasıdır. Kusma bebeklerde sık görülen bir olaydır. Aldıkları sütün bir bölümünü kısa bir süre sonra ağız kenarından akıtırlar. Fazla aldıkları sütten oluşan bu durum normaldir. Yenidoğan kusmuğunda mide suyu yoksa, süt partikülleri ayrılmamışsa henüz mideye ulaşamamış yemek borusundan gelmektedir. Yemek borusunda doğuştan bir tıkanıklık olabilir. Kusmuk içindeki süt kesilmiş ve rengi beyazsa mideden gelmektedir. Yeşil renkte kusan bir bebekte aldığı flaç ya da meyva suyu değilse bir bağırsak boğulmasından kuşkulanılır. Bu durumda önce midede olanlar, sonra safra daha sonra da kaka gelmeye başlar. Kusmukta taze parlak kan varsa ve mide suyu ile karışmışsa midede taze bir kanama vardır. Şiddetli kanayan bir mide, on iki parmak bağırsağı, yemek borusu ülseri olabilir. Kahve telvesi gibi kusmalarda yavaş kanayan ülser ya da tümör düşünülebilir.

Prematüre, yenidoğan ve ağır hasta olan bebeklerde kusma çok tehlikelidir. Kusmuğun her an soluk yollarına kaçma ihtimali vardır. Bu durumda bebekler hemen yüzükoyun yatırılmalı, sırt üstü yatınlmamalıdır.

0 yorum:

Yorum Gönder